Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Kaçmak, kovulmak, dönmek üzerine denemelerden oluşuyor ikinci hayat.Kapağıyla sizi meraklandıran,içine çeken bir kitap. Önce kitabın kapağına vuruldum desem yeridir.
Denemeler belli başlıklar altında toplanıyor. Toplam 10 başlık mevcut. Her başlığın içinde çeşitli yazarlar, şairler,filmler,vs. Konuyla ilgili yönüyle irdeleniyor.
Başlarken bir
Öncelikle belirtmeliyim ki kitap gerçek bir hikayeden kurgulanmış. Bunu bilerek okumak çok acıydı. Yaşanılanları okurken en derinden hissediyorsunuz. Bu açıdan tavsiyemdir.
Tarih 1930’lar. Yer Amerika. Mississippi Nehri üzerinde yaşayan bir aile var. Maddi olarak durumları hiç parlak olmasa da anne,baba ve 5 kardeş olarak bir arada olmaları da mutlu olmalarına yetiyordu. Ta ki çocuklar, bir boşluk esnasında kamu görevlileri tarafından ailelerinden koparılana kadar. Georgia Tann iyi bir insan olarak ün salmışsa da bir sürü yalan dolanla çocukları ailelerinden kaçıran ve onları para karşılığında evlatlık veren çete lideridir bir nevi. Bekar anneler, yoksul aileler, sosyal hizmetlerden yardım isteyen kadınlar hedefiydi. Hatta annelerine ölü doğum yaptığını söyleyip de çocukları aldığı bile olmuştu. O 5 kardeşin kaderi de Georgia Tann tarafından değiştirilmiştir. En büyük kardeş Rill ailesine kavuşmanın hayalini kurarken kardeşlerini korumak için de çok çaba harcar. Ne kadar başarılı olduysa artık. Günümüzde senatörün kızı olan Avery’in huzur evinde May ila tanışmasıyla o 5 kardeşin hayatı yeniden gözler önüne seriliyor. Peki Avery’in o geçmişle nasıl bir bağlantısı vardı?
Geçmiş-gelecek şeklinde ilerleyen kitapları çok seviyorum. Hem gerçek bir hikaye olması hem de böyle kurgulanması benim için artıydı.
Bu yazarın okuduğum ikinci kitabı. Daha önce "Nehir Kuşlarının Şarkısı" kitabını okumuş ve çok beğenmiştim. Şimdi ise "Kayıp Dostlar Kitabı'nı" okudum.
Kayıp Dostlar Kitabı: kölelik ve köleliğin kaldırılmasından sonraki süreçten, oradan oraya savurulan, alınıp satılan insanlardan bahseden..
Geçmiş ve gelecek arasında gidip gelen..
Birçok olayın içiçe geçtiği...Kimi zaman durağan kimi zaman tempolu ilerleyen..
İçerisinde; aile bağları, sırlar, arkadaşlık ilişkileri, aşkın bahsedildiği.. Acılar, kayıplar yaşansa da umut etmemiz ve azimli olmamız gerektiğini anlatan..
Altı çizilecek nasihatler veren.. Güzel ve anlamlı bir kitaptı. Hatta kitabın son satırlarını okurken acaba bu kitabın devamı gelebilir mi diye düşünmedim de değil.
Çevirisi akıcı idi. Yalnız bazı yabancı kelimelerin ve cümlelerin(Fransızca) çevirisi yapılıp dipnot olarak verilse idi, daha iyi olurdu diye düşünüyorum. O da nazar boncuğu olsun.
Kisacası ben kitabı beğendim.Tavsiye ederim. Sevgiler...
Böylesine güzel bir kitabın okur sayısının az olması çok üzücü.Kitap şahaneydi kimi yerde paramparça oldum.Gerçek bir yaşam öyküsünden kitaba uyarlanmış.
Sırlarla dolu bir yaşamın perdesini aralayan Avery! Babaannesinin sırlarını öğreniyor. Herkesin bilip kimsenin önüne geçemediği bir dramı! Gerçek yaşam öyküsünden esinlenen; Nehir Kuşlarının Şarkısı... Bir yetimhane öyksü...1930'lı yıllarda ailelerinden zorla koparılan çocukların öyküsü... Başka ailelere zorla evlatlık verilen çocukların, istismara uğramış çocukların , kötü şartlara dayanamayıp yaşamını kaybeden çocukların, öyküsü...Modern evlatlık edinmenin anası kabul edilen, Eleanor Roosevelt’in evlat edinme yasası konusunda danışmanlık alacağı derecede ün yapmış olan Georgia Tann... Kendini gerçek bir hayırsever olarak tanıtmış ve insanlardan çocuklarını yalan yanlış beyanlarla koparmış, en yüksek parayı veren ailelere çocukları satmış ve tüm bunlar açığa çıktığı sırada kanserden vefat etmiş. Umarım ilahi adalet tecelli etmiştir. Hızlı okunan duygu yüklü gerçek bir skandaldan oluşan bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Soluksuz okudum ve 1,5 günde bitirdiğim bir kitaptı. İnanılmaz hayatlar... Kitabın en sonunda düşündüğüm şey şuydu; Nehirdeki hayatlarına devam etselerdi daha mı mutlu olacaklardı? Gerçek aileleri onlara bu yaşamı sunabilecekler miydi? Hepsini birarada tutan şey yıkılmıştı ama hayata tutunmayı başardılar...
Hangisi önemliydi? Birliktelik mi yoksa gerçek bir yaşam mı?!
Kitabın adı:Nehir Kuşlarının Şarkısı
Yazarın adı:Lisa Wingate
Okuyanın adı:Nezaket Topal
Sayfa sayısı:431
Yitip giden yüzler ve yitip gidemeyenbinlercesine.
Avery Stafford ünlü bir ailenin kızıdır aile büyük büyük babalardan beri politikacıdır ve Avery de bir senato üyesi aday adayıdır. Avery o gün bir bakımevi açılışına gelmiştir orda büyükannesi çağlarında bir kadınla karşılaşır May Crandall bu kadının kimsesi yoktur yoktur derken ailesinin bütün fertleri (kızları oğulları ve torunları) uzakta yaşamakta .
May crandall Avery in dikkatini çeker onunla sohbet eder Avery in kolunda bir bilezik vardır 3 tane ateşböceği şeklinde taşı vardır May bu bileziği Avery in kolundan çıkarıp alır Avery fark etmemiştir ordan ayrıldıktan sonra bakımevinden bir telefon gelir bileziğin orda olduğunu söylerler ancak o zaman farkede bileziğin kolunda olmadığını bakımevine gider bileziği alır gelmişke May lada konuşmak ister odasına gider ve konuşur Avery ide May i kendine çeken birşey vardır ama ne May konuşurken kimisinin üzerinde duran bir resim dikkatini çeker telefonu ile resmini çeker bir gittiğinde resmi büyükannesi Judy e gösterir ve Judy Quennnn der kimdir bu Quennn ve Avery araştırmaya başlar sonuç ne çıkacaktır büyükanne Judy ile May arasında bir bağlantı var mı nedir bu bağlantı araştırdıkça bir çıkmaza girer ve....
Kitabın adı: Nehir Kuşlarının Şarkısı
Yazarın adı:Lisa Wingate
Okuyanın adı: Sıdıka Topal
Sayfa sayısı:431
Mississippi Nehri üzerindeki yüzer kulübelerinde yaşayan Foss ailesinin mutlu hayatı biranda darmadağın edilir.
Yozlaşmış kamu görevlileri tarafından Anne babalarından koparılan 5 kardeş neye uğradıklarını anlayamaz insanlık dışı bu hareketin içinde kalan bu 5 kardeş ne yapmıştır yaşam mücadelesinden başarılı çıkmışlar mıdır kardeşler bir arada kalmışlar mı yoksa ayrı mı düşmüşlerdir acaba acaba .....????
Foss çocuklarının evlerinden koparılıp yetimhaneye yerleştirilmeleri ve ardından gelen tahmin edilemez yaşamlar..
Her ne kadar bir çocuğu ait olduğu yerden zorla alıp ona tasarlanmış bir hayat da verseniz içindeki köklerini söküp alamazsınız; o aslını yaşamaya devam edecektir.
Kardeş bağlarının gücünü gösteren bir kitap. Özellikle bir kız kardeşiniz varsa daha da anlamlı olacaktır.
Müthişti
Sırlarla dolu bir yaşamın perdesini aralamak…. Bir ailenin gerçekleriyle yüzleşmek… İnsanların çıkarları uğruna hiç acımadan neler yapabileceklerini görmek.. Bu kadar da vicdansızlık olamaz,hangi insan bu kadar alçalabilir demek … Aile bağlarının kuvvetine, kardeşlik sevgisine,arkadaşlık ilişkilerine ve aşka tanık olmak…. Tanık olurken; kimi zaman hüzünlenmek kimi zaman ise gülümsemek…
Her gecenin sabahı vardır misali, umut etmeyi öğrenmek… Kendi fon müziğimizi yakalayıp, ona eşlik edebilmenin önemini kavramak…
Geçmişle gelecek arasında gidip gelmek… Gidip gelmeler arasında hiçbir soru işaretinin kafanızda kalmaması… Akıcı bir anlatım,güzel bir çeviri ve de dolu dolu satırlar…Çoğu altı çizilesi cümleler.. En önemlisi de gerçek bir yaşam öyküsüne dayalı kitap okumak isterseniz, hiç tereddüt etmeden alıp okuyabileceğiniz, abartısız muhteşem bir kitap…
-
1930'ların Amerika'sında yaşanan gerçek bir skandaldan yola çıkılarak yazılmış, on yılların en "gercek" romanlarından biri. Hiç sıkılmadan okudum. Tavsiye ederim.
Bu nasıl bir kitaptı böyle? Gercek mi tüm yaşananlar? İnanmıyorum, inanmak istemiyorum. Para uğruna bir insan bu kadar vicdansız olamaz! Sayfalar ilerledikçe çöktüm, darmadağın oldum. O kadar acıyı nasıl kaldırır bir insan. Bir çocuk. Çocuklar. O çocukların çığlıkları, bir kılıç misali deldi geçti kalbimi. Miniklerin yalvarışlarını, sefaletlerini,